MAHKEMEDEN ÇIKAN KARAR ÇOK KONUŞULUR

Kahramanmaraş’ta kızını taciz eden Tamer Çetin’i (34) öldürdüğü iddiasıyla Kadir Işık’a (49) verilen 12 sene 1 ay hapis cezası, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 1’inci Ceza Dairesi’nce bozularak tekrar yargılanmasına ve tahliyesine karar verildi. Bahse konu olan olay, 5 Haziran 2018 yılında İsmetpaşa Mahallesi Egemenlik Caddesinde yer alan lokantanın ikinci katında oldu.

Kadir Işık, kızı Z.I.’yı (26) taciz ettiği öne sürülen Tamer Çetin’e kendine ait ruhsatlı tabancasıyla ateş açtı.Işık daha sonra yere düşen Çetin’e çekiçle saldırdı. Çetin, ambulansla götürüldüğü Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi altına alındı. Burada ‘hayati tehlikesi yoktur’ şeklinde rapor verilen Çetin, bir süre sonra hayata gözlerini yumdu. Bu olayın sonrasında tutuklanan Kadir Işık hakkında ‘kasten adam öldürme’ suçundan müebbet hapis istenmiş, Kahramanmaraş 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açılmıştı.

3 Ocak 2020’de görülen karar duruşmasında mahkeme heyeti, Kadir Işık’ı ilk olarak ‘kasten öldürme’ suçundan müebbet hapis cezasına çarptırmıştı.Sonrasında da haksız tahrik indirimi ve duruşmadaki saygılı tavrından dolayı cezayı 12 yıl 1 aya düşürülmüştü Kadir Işık’ın avukatlığını yapan Kadir Bastırmacı, karara itiraz ederek davayı istinafa taşıma kararı almıştı. Dosyayı inceleyen Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 1’inci Ceza Dairesi, suç vasfının değişebileceğinden yerel mahkemenin kararını bozup yeniden yargılanmasına, Işık’ın da tahliye kararını verdi. Kadir Işık elinde sazıyla beraber cezaevinden çıkarak ailesine kavuştu. Dost ve akrabaları ise Kadir Işık’ı mahallesinde coşkuyla karşıladı.

Tahliye olduğu ve ailesine kavuştuğu için mutlu olduğunu ifade eden Kadir Işık, olay sonrası hayatını kaybeden Tamer Çetin’i öldürme niyetinde olmadığını söyledi. 3 yıla yakın cezaevinde olduğunu da ifade eden Kadir Işık, “Bugün tahliye oldum ve çok mutluyum aileme kavuştum. 3 yıla yakın cezaevindeyim ve ben burada kastım, şahsı öldürmek değildi. Bu kişi o gün orada karşılaşmamış olsaydım bizim için kötü şeyler olabilirdi. Ben orada şahıs ile konuşmaya diye gittim ama kendisi silahını hamle yapacağını anladığımda, mecburen yaralamaya yönelik hareket ettim.

Türkiye kamuoyu bu anlamda herkese destek oldu, başta avukatım Kadir Bastırmacı olmak üzere herkese çok teşekkür ederim” ifadelerini kullandı. Ailesine çok özlediğini ve kendisine destek olan herkse teşekkür ettiğini söyleyen Kadir Işık, “Çocuklarım çok seviyorum, özellikle çocuk olan beni çok etkiledi. Bir büyüğü zaten bu şahıs yüzünden ablası ile okula göndermek ile görevlendirdim. Çocuklarımı okula gönderemedim ben kendi işimden ayrıldım ve evimi bekledim. Şu anda çok mutluyum Allah doğrunun yar ve yardımcısı olsun. Süreç devam ediyor ve yanımızda olan herkese çok teşekkür ederim. Şu anda da tahliye oldum ve yargılama süreci devam ediyor”sözlerini kullandı. Verilen kararın kesin olmadığını ve Kadir Işık’ın tutuksuz olarak yargılanmasına devam edileceğini ifade eden Kadir Işık’ın avukatı Kadir Bastırmacı ise, “Hak ve adalet yerini buldu. Bugün yargılama yerel mahkemeye yaptığımız itiraz sonucunda, yeniden dava duruşma açılmak suretiyle yargılama yapıldı ve ilk celsesi yapıldı. Yaptığımız başından beri itirazlarımız suç vasfının değişme ihtimali, olayda her ne kadar ölüm olsa da aslında müvekkilimin yaralama kasıyla hareket ettiğini ancak, hastanede geçen 4-5 saatlik süreden kaynaklı ölüm olayının gerçekleştiğini ortaya çıkmıştı. Bunu yerel mahkemede de birçok kez ifade ettik. İstinaf aşamasında da dile getirdik. Yargılama halen devam ediyor. Suç vasfının değişme ihtimaline binaen müvekkilimin tahliyesine karar verildi. Bazı yanlış anlaşılmalara karar vermemek adına şunu söylüyorum.


Karar kesin değil, sadece tutuksuz olarak yargılanmasına devam edilecek. 29 Nisan’da da bir eksiklik kalmaz ise dosyada karar verileceğini düşünüyoruz” dedi Tamer Çetin’in taciz ve tehditlerine maruz kalan Z.I., babasına verilen cezanın ardından tehdit mesajlarını göstererek, “Aileme ne kadar çok değer verdiğimi ve düşkün olduğumu biliyordu, beni bununla tehdit etmeye başladı. ‘Senin aileni gözünün önünde öldürürüm.’ ‘Benimle evlenmek zorundasın, evleneceksin ya da ikimizin ölümüne sebep olursun.’ ‘Düğün tarihlerimiz aynı yazmazsa ölüm tarihlerimiz mezarın başına aynı yazılır. Buna bir karar ver’ diyordu. Ben açıkçası babamın bu kadar fazla cezaya çarptırılacağını bilseydim o ölümü göze alırdım, ‘Keşke şahıs beni öldürseymiş’ diyorum bazen” sözlerini söylemişti.